1 Temmuz 2013 Pazartesi

Doğru tatil

babe Doğru Bir Tatil İçinYoğun bir iş temposundan sonra hakkınız olan tatil zamanı geldi. Şimdi dinlenme ve bütün yorgunlukları atma zamanı. Peki, sizce bu tatil sizi ne kadar dinlendirebiliyor ve ne kadar sağlıklı? Tatilinizi doğru yer ve doğru zamanda değerlendirdiğinizden emin misiniz?


Gelişen teknoloji ve tüketim toplumu ile birlikte tatil anlayışları da değişti. Önceden sakinlik ve dinlence olarak algılanan tatil şimdilerde yoğunluk, gürültü, kalabalık ve anlık yaşam şekline dönüştü. Tatil denilince ilk akla gelen Ege ve Akdeniz sahilleri, deniz, kum, güneş, tam pansiyon, havuz, animasyon ve kaçamak yapmak geliyor. Kızgın güneşin altında bilmem kaç koruma faktörlü koruyucu yağlar ile yağlanmış bedenler, ince kum ve tuzlu su ile birleşerek tatilin değişmez görüntülerini oluşturuyor. Sabah kahvaltısı ile başlayan açık büfeler, limitsiz içki ile birlikte tatile gidenlerin verdikleri parayı çıkarırcasına saldırmalarına maruz kalıyor. Arta kalan yiyecekler, dökülen yemekler, içkiler. Metrekareye neredeyse 2 kişinin düştüğü plajlarda gölgelik yer bulabilmek için sabahın erken saatlerinde yer arayışları. “İmamın abdest suyu gibi” diye tabir edilen içinde idrardan ter sıvısına, saç ve vücut tüylerinden mantara kadar yüzlerce mikro organizma barındıran mavimsi-turkuaz renkli havuzlar. Istakoz gibi olan vücutların akşam karanlığında animasyonlara eşlik etmesi. Kısacası hepinizin bildiği klasik bir tatil portresi.
Tatilin amacı, bir yıl boyunca sistemli çalışan ve yorulan bedende biriken enerjiyi dışarıya atmak olmalıdır. Bu da iş yorgunluğu, şehir trafiği, kalabalığı ve bina yığınları arasında sıkışıp kalan bedenlerin biraz olsun özgür bırakılması ile mümkündür. Tatil sadece Bodrum, Kuşadası, Antalya’ya gitmek değildir. Medya bu konuda özellikle baskı yaparak insanları bu bölgelere çekmek istemektedir.
Oysa 1 yıl boyunca yormuş olduğunuz bedeninizi dinlendirecek ve sizi yenileyecek bir sürü alternatif tatiller de mümkün. Sakinliği ve temiz havayı, suyu kim sevmez ki! Örneğin bir Karadeniz tatil için ideal bir bölgedir. Diyeceksiniz ki yağmuru bitmez. Hem denizi hem de yağmuru, hem de yeşili ve doğal temiz havasını soluklayarak kendinizi yenileyeceğiniz bir yerdir. Bırakın da 1- 2 gün yağmur yağsın. O yağmurun serinliği bile insanı dinlendirmeye yeter.
Gelin bu sefer tatil anlayışınızı değiştirin ve sizi tek tipe sokan (sabah kahvaltısı, öğle yemeği saatleri sınırlı vs.) 5 yıldızlı tatil beldelerini bırakıp yeşilin maviyi kucakladığı sessiz, sakin ve huzurlu bir yer olan Karadeniz sahillerini tercih edin. Pişman olmayacaksınız. Zaten her yıl göçmen kuşlar gibi güneye inmiyor musunuz?
Hadi bu seferlik 1 hafta boyunca bir kasa kızarmış domatesin arasında yer almayıp sakinliğinizi ve iç huzurunuzu ele geçireceğiniz bir tatil yapın.







Hiç yorum yok:

Yorum Gönder